8 Ağustos 2014 Cuma

Ya siz de öylesiniz dimi, bitek ben diilim..



Düzensiz aralıklarla genelde minnoş minnoş takılan ruhum isyanlar başlatıp başkaldırıyo bana, hemde kendime; zaten çok da sıradan olmayan hemde hayalimdeki olan iş hayatıma, hayat tarzıma, giyim tarzıma, herşeyime ya herşeyime.. Ne diller döküyorum;  ’ya herşey yolunda ki, sen neden şimdi böyle y..’ derken daha hop tıkıveriyo lafı ağzıma, tersliyo bi anda kalıveriyorum öyle. 

Her gün birbirine benzemeye başlıyomuş, ne yaratmışım en son çok ilham verici olan, hani nerdeymiş o bıcır bıcır halim.. Üstüme geliyo. Ne yapmalıyım öyle zamanlarda bilmiyorum. Haklı mı haksız mı ayırd bile edemeyebiliyorum. Dünde serhoşkoyla selçuğun yanına uğradık, konu buydu. Neden mutlu olunmuyo bi türlü, insan ne istiyo sorunsalı.

Şimdi çok kişiden duyduğum Metin Hara / YOL’u okuyorum. Çok ayrı ayrı yerlerde bu kitap çıktı hep karşıma en son da Lale Abla’nın (onun kitap zevkine güvenim son noktada, neyi oku dese okurum) ‘nihan oku bak hayatın değişicek’ demesiyle tamamdım ben artık, o kitap alınıcaktı ve okunacaktı :) Nitekim daha en başında kitap beni ele geçirdi ve dört bi yanımı sardı.
Şimdi de kafam karmakarışık, 

Tüm o soruların yanıtı var biliyorum, içimizde. Biz kaçıyoruz bazen, geçiştiriyoruz, erteliyoruz bu isyanları. Ama biliyorum her ruh başladırısında bi işaret var aslında görmemiz gereken, hepsi bişeyin zamanı geldiğinde oluyo. Biz bi yerden yanlış tarafa dönüyoruz bazen farketmeden ve baya da yol alıyoruz, hissedince doğru olmadığını da geri dönmeye üşeniyoruz o kadar yolu geldik nası olsa diye, daha radikal olabilmemiz lazım. Daha cesur, daha renkli, daha çok kendi kendimizi şaşırtmamız lazım. Bazen de masadan bi anda kalkıp ‘oldu ben kaçtıım’ deyip çok da açıklama yapmaya uğraşmadan aslında olmak istediğimiz yere gitmemiz lazım. Neden tıkılıp kalıyoruz bilmiyorum. ‘-ruz’ değil yani ‘-rum’. Benim meselem bu, tıkılıp kalıyorum. Kabul ediyorum, her zaman savunduğum ‘teslimiyet’le ‘kabul etmeyi karıştırıyorum. Güven duygusuyla yaşamıma teslim olmakla, şapşal düzeni olduğu gibi kabul etmek arasında kocaman bi vadi var. 

Nihoşko.

Diyeceklerim şimdilik bu kadar, ne yap yap da şu yeşil ışık topları meselesini çöz kitaptaki. 

❤❤❤


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder